Enver Şahin: “ Sevgi evleri ” ve “koruyucu aile” kavramını ilk ondan öğrendim.
İZ BIRAKMAK
Yetim yurdu ya da yetiştirme yurdu kavramını biliyordum. Ancak “ Sevgi evleri ” ve “koruyucu aile” kavramını ilk ondan öğrendim. Daha sonraları bu kavramlar üzerinde araştırmalar yaptım. Çok güzel şeylerde öğrendim.
Bir yerel kanalda akşam kuşağı haberlerini izlerken birden gözlerim fal taşı gibi açıldı: “ VALİ YILMAZ VE EŞİ MİSAFİR OLDUĞU SEVGİ EVLERİNDEKİ ÇOCUKLARI OKULA UĞURLADI.” yazıyordu. Vali ve eşi, çocukları anne şefkati ile kucaklıyor, öpüyor, seviyor onları servislere bindiriyorlar ve peşlerinden el sallıyorlardı. Akşamüstü aynı şekilde karşılıyorlardı. Önce bu görüntüler çok garibime gitmişti. Düşünsenize bir vali ve eşi dinlenme vakitlerinde bile çalışıyorlardı. Hem de anne baba sevgisine muhtaç yavruların içinde onlara sevgi vererek, onlarla oynayarak, onları dinleyerek zaman geçiriyorlardı.
Sen Valisin Bey Efendi, Sen First Ladysin hanım efendi otur konutunda, dinlen demek geldi içimden.
Kısa bir zaman sonra Sosyal hizmetler il müdürlüğünün daveti üzerine bir toplantıya katıldım. Toplantıya biraz geç kalmıştım. Kürsüde sayın vali konuşuyordu. Ne yaptıklarından ne yapacaklarından bahsediyordu. O hep yetim, öksüz ve sahipsiz meleklerden bahsediyordu.
“ Hazreti Peygamber efendimiz (sav) yetimlere şöyle davranırdı, Hazreti Hatice yetimlere şöyle bakardı. İmkânınız varsa sizlerde bu yavrularımızı sahiplenin ” diye telkinlerde bulunuyordu. Bu cümleler bende derin duygular oluşturmaya başladı. Sevgi evlerimizdeki anne-babasız yavrularımıza karşı içimde çok güzel duygular gelişmeye başladı.
“Acaba bende koruyucu aile olabilir miyim? “ diye düşünmeye başladım.
Sayın valinin konuşmaları biter bitmez usulca yanlarına yaklaştım. Beni görünce gülümseyerek, sessiz bir şekilde : “ Kıymetli hocam buyurunuz .”dedi.
Tabi ki ben yine şok oldum. Bir vali maiyetindeki bir memuruna buyurun diyor. İleri ki zamanlarda valimizi yakından tanıdıkça mütevazılıği, olaylara yaklaşımı ve ilgili yapısı ile bizleri daha çok şok ettiğini dip not olarak düşmek isterim.
Ben şaşkın ve kekeme bir şekilde: “ Sayın valim bende koruyucu aile olmak istiyorum. Ne yapmam gerekiyor? ” dedim.
“ Sadece yarın sabah yanıma gelmeniz gerekiyor.” cevabını aldım.
Sayın Vali Adnan Yılmaz’ın söylediklerini yaptım. Sayelerinde sevabı da kaptım inşallah. Ben sevap kaparken Vali Beyde halktan duaları kaptı.
Her hafta basın yayın organlarında ayrı bir başlıkla hizmetler anlatılmaya başladı. Hepsini söylemesek te bazılarını hep zikrederiz.
“ KARDÜZ TÜRKİYEMİZİN DAVOSU OLACAK.”
“ HIZLI TREN DÜZCE’DEN GEÇECEK.”
“ ABANT YOLU SAMANDERE’DEN GEÇECEK.”
“ YEDİGÖLLERE YIĞILCA’DAN ULAŞIM SAĞLANACAK.”
“ EFTENE GÖLÜ TURİZM MERKEZİ OLACAK.”
“ 23 TENEKE OKUL MODERN BİNALARINA KAVUŞACAK.”
“ 3 HAYIRSEVERLE OKUL İNŞAATI PROTOKOLÜ İMZALANDI.”
“ VALİ YILMAZ KÖYLERE ÇÖP TOPLAMA ARAÇLARI TAHSİS ETTİ.”
“ VALİ YILMAZ VE EŞİ VATANDAŞLARIN EVLERİNİ ZİYARET ETTİ. “
Daha neler, neler…
Kısa bir zamanda Düzce’mize büyük hizmetleri dokunan sayın valimiz ADNAN YILMAZ’a biz duacıyız. Düzce’de silinmeyen güzel izler bırakmıştır.
Onu unutmadık, unutmayacağız.
Onu özlüyoruz…